HERŞEYİN ARKASINDA,13 AİLE VAR

3720 izlenme 17 Aralık 2016
Reklamlar
Bir Rus general, tarihin süzgecinden geçenlere bakarak şöyle der: "Bir Anglo- Sakson ile düşman olmak elbette çok ama çok kötüdür. Bilinmeli ki dost olmak bundan çok ama çok daha kötüdür." İşte bu Anglo-Sakson aklı daha sonra yanına büyük düşünen bazı Yahudi aileleri de alarak büyük oynamıştır. Günlük hayatında basit olarak yaşamaya çalışan bizim gibi insanlar KÜRESEL SİSTEME kafa yormaz. Hem vakti yoktur, hem de bilgisi...
1960'lardan sonra özellikle insanlar tüketime yöneltilip günlük hayatını 100 kelime ile tamamlar hale getirilmiştir... Bu Anglosakson-Yahudi ittifakı bizlerin hiç hissetmediği bir şey yaptı... Dünyadaki tüm ülkelerin birlikte oluşturduğu üretim ve hizmetlerin toplamı 90 trilyon dolardı... Ancak küresel bankacılık sistemi yakından incelendiğinde ortaya korkunç bir tablo çıkıyordu. Bu rakamın en az 10 katı kadar para yıl içinde dolaşımdaydı. Yani bankaları yöneten ailelerden daha zengin hiçbir devlet yoktu.
Devletlerin tümü bir araya gelse bunlarla boy ölçüşemiyordu...
İşte bu aileler büyük ulus devlet istemiyordu. Kendilerinin önünde duracak güçlü ülkeler ve isimler istemiyordu. Putin bunlardan biriydi.
Erdoğan da...
Dün kısaca canımızı yakan terör saldırılarına burada yer verdim...
Atatürk Havalimanı'na ellerinde silahlarla gelip baskın yapanların da, Ankara'da araç patlatanların da, Beşiktaş'ta kalleşçe saldıranların da aynı akıl tarafından yönetildiğini anlattım...
TAK'ı Kürtler bile bilmezdi. Ama sözde onlara hizmet ediyordu. FETÖ'yü de çok kişi bilmezdi ama çocuklarımıza hizmet veriyordu... Diğerleri de aynı şekilde...
Bir ülkeyi ele geçirmek, kontrolü ele almak için ilk şart ORDU göndermektir. Tarih bunun sayısız örneğiyle doludur. Amerika bunu Irak'ta ve Afganistan'da en son bize gösterdi. Ancak Amerikan ordusu bir yere girer ama kalamazdı.
İçindeki çeşitlilik İŞGALE uygun değildi. Kalırsa büyük zarar görürdü...
Kalmadılar, kalamadılar... Bir de buna rağmen askerlerin çıkarttığı bir fatura oluyordu... Az buz bir şey değildi...
Bu modelden vazgeçildi. Çok önceden hem de... Bunun yerine, içinde İNANÇ OLAN bir sistem getirdiler. FETÖ bunun için vardı. Amerikan istihbaratının içinde büyütülen bir virüstü...
Hem İslam'ı bozacak, hem de zengin bölgeleri ele geçirecekti...
Ve ordulardan çok daha ucuzdu.
Bu virüs biz geç anlasak da önce Türkiye'yi ele geçirip onu yönetenlere tapuyu verecekti... Uçak krizini düşünün. Bir sınır ihlali yüzünden Rus savaş uçağı düşürüldü... Bu kadar hassasiyetle Yunanistan'ın uçağı kalmazdı, hepsini indirirdik...
Birkaç saniyelik ihlalden büyük kriz çıkardı birileri... FETÖ zaten bu iş için vardı... Amaç Türkiye'yi Rusya ile çatıştırmak ve savaştırmaktı...
Zaten FETÖ'nün ORTA ASYA'da açtığı okullar da Moskova'yı çevrelemek içindi... 17-25 Aralık'la Türkiye'yi ele geçiremeyince her yerden, her örgütten gelmeye başladılar...
Çünkü Türkiye çok ucuza içeriden işgal edilecekti... Amerikalı, TÜRK ve MÜSLÜMAN görünümlü insanları kullanarak tek silah atmadan ülkenin anahtarını alacaktı... Bölgede Türkiyesiz olamayacağını bildiği için anahtar cebinde dolaşacaktı... Ankara ile pazarlık yapma zahmetine de katlanmayacaktı... Başından beri FETÖ, Rusya ve Rus nüfuzunun olduğu yerleri hedef seçti.
Neyse...
NATO patentli darbe girişimleri peş peşe gelince Türkiye çok haklı olarak yeni bir yol bulmak için işe koyuldu.
Yolun sonunda bizi bekleyen Rusya, Çin ve Hindistan gibi ülkeler vardı. Hepsi nükleer güçtü. Oysa Avrupa'da tek bir Fransa vardı... Biz DOĞU'yu seçenek olarak görmeye başladığımız anda geldiler. Aralıksız hem de... Saldırılar BRÜKSEL'de planlanıyordu. Nasıl, ne şekilde ve neyle gelecekleri o merkezin kararıydı.
TAK denilen de bunların var ettiği, arkasında NATO olan yapıydı. Türkiye'nin 15 Temmuz yalnızlığını gördünüz! Tek bir BATILI ülke gelip yanımızda olmadı. Sahte de olsa üzüntülerini bildirmedi. Hepsine Ankara'yı yıkamamanın verdiği burukluk hakimdi...
Türkiye yıkılmıyor ve çıkış arıyordu. Neredeyse 70 yıldır içinde bulunduğumuz ittifakı sorguluyorduk.
Uçak olayından sonra Ruslar karşılık verse hiçbiri yanımızda olamayacaktı...
Yapayalnız savaşacaktık...
FETÖ buydu. Anlamayanlar olduğunu bildiğim için yazıyorum. Ve böyle bir sistemli örgütle sistemli şekilde mücadele etmeliydik. Hala büyükler duruyor, gidip mahalle esnafı toplanıyor.
Böyle olmaz! Operasyonların içinde yer alan büyükler dışarıdayken alınan küçük unsurların hiçbir önemi yok. Daha fazla beklemek, daha fazla saldırıya davetiye çıkarmaktır...
Astsubaydan generale, polisten emniyet müdürüne, esnaftan milyar dolarlık işadamına, tapu kadastro memurundan profesöre, istihbaratçıdan pilota kadar çok kişinin içinde olduğu bir sistemli saldırı altındayız. Dışarısı hariç... Geldiler, yine gelecekler...
78 milyonun tehlikeyi görmesi, bilmesi ve anlaması gerekiyor. Herkese burada görev düşüyor... Tarihin en büyük askeri örgütlenmesi ile yani NATO ile savaşıyoruz. Garip ama gerçek... Beşiktaş'taki saldırı, 15 Temmuz'un bitmediğini ilan etmek için yapıldı...
Dönelim başa...
Galiba en kötüsü ANGLOSAKSON ile dost olmaktı... Şimdi ondan uzaklaşıyoruz... Çünkü hep dost ateşiyle canımız yandı... Galiba artık canımıza TAK etti...
Ve unutmayın! Terörün hiç olmadığı kadar kendini göstereceği döneme girildi... Herkes uyanık ve kararlı olmak durumunda...
Kartlar artık açık oynanıyor...
Karşımızdakiler belli... Parmak izi aramaya gerek yok... Birlik ve beraberlikle ülkemizi koruyacağız...
Zaten ikinci bir seçenek yok! Bilelim...

Ergün Diler/Takvim-16 Aralık 2016

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Türkiye'ye kendilerince meydan okudular Bu 'şeytanın anıtı'nı kim dikti? Üzerinde "Deccal'in 10 emri" yazılı: "Dünya nüfusu 500 milyona indirilmeli" Adil Öksüz’den daha tehlikeli üç isim şu anda Türkiye’de bulunuyor ABD POLİSİ YETERSİZ KALINCA,ERDOĞAN'IN KORUMALARI PKK'LILARA MEYDAN DAYAĞI ATIP DUMAN ETTİLER..