DAVOS'LA ONE MINUTE ile Başlayan "YIRTIK" sanırım“2013'te tavan yapmış ve Büyük ayrışma başlamıştı. 2013'de Erdoğan'ın Oboma ile yolları ayıran ziyareti, Gezi ve 1725 Aralık Operasyonları Türkiye'nin derin sarsıntılarıdır. 15 Temmuz'a kadar giden zelzele budur. 15 Temmuz öncesi ise ilginçti.
KALKIŞMA'dan yaklaşık bir ay önce Muhammed Ali'nin cenaze töreni için Louisville gitmiştik. Başkan Erdoğan, Ali'yi son yolculuğunda yalnız bırakmak istememişti.
Ben Cenazeden sonra otele dönmüş akşam verilecek İFTARA bir taksi ile katılmıştım.
Ahıska Türkleri'nin verdiği iftara geldiğimde herkes oradaydı. Son gelen olduğum için TABLOYU daha net görmem mümkün oldu.
Abartmış olmak istemem ancak gün içindeki proğramlar dahil TÜRK KONVOYUNU TEK BİR POLİS OTOSU izliyordu. Güvenlik böyle sağlanıyordu. İfat masasında ''BURADA İŞLER Hiç iyi değil ! umarım sonu hayır olur'' demiştim... Neyse..
Erdoğan, 2013'te ABD'den döndükten sonra Gezi olayları başladı. 27 Mayıs 2013'te... Gezi parkı olaylarının ardından DAVASI Geldi.. Devlet , olayların Türkiye geneline yayılmasıyla kaos ve kargaşa ortamı meydana getirilerek hükümetin ortadan kaldırılacağını düşündü..
Açık Toplum Vakfı, birinci derece şüpheliydi.Olayların güç olarak tanımlanıyordu.
Organizasyon ve para. desteğinin buradan geldiği ileri sürülmekteydi Açık Toplum Vakfı Yönetim ve Danışma Kurulu Başkanı Ali Hakanay, gözaltına alınıyor sonrasında serbest kalıyordu. Ancak perde gerisinde gerilim sürdükçe sürüyordu.
Ve arka plandaki yollarda SOROS'a çıkıyordu. Açık Toplum Vakıfları, Macar asıllı'lı ABD'li iş adamı George soros tarafından 1984 yılında kuruldu ve Soğuk Savaşın sona ermesinin ardından özellikle eski komünist ülkeler de temsilcilikler açarak hızla büyüdü. VAKIF '' DEMOKRATİK HÜKÜMETLER ÇIKMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ'' diyordu. vakfın ilk kurulduğu yer Macaristan'dı ve 70'den fazla ülkede faaliyet gösteriyordu Milyarlarca Dolar harcanıyordu.
Açık toplum enstitüsü, Türkiye'deki faaliyetlerine 2001 yılında temsilcilik ile başladı. Vakıf olmadan yani.. 2001 ile 2006 yılları arasındaki 5 yıllık dönemde Türkiye'de 86 projeye destek verildi.
Vakfın 20082013 yılları arasındaki 5 yıllık dönemi kapsayan faaliyet raporunun girişinde ishak Alaton imzasıyla yer alan yazıda, ''Açık toplum vakıflar ağı uluslararası ölçekte günümüzde 72 ülkede faaliyet gösteriyor.
Faaliyetleri için gerek duyduğu kaynakları çok büyük ölçüde, kurucusu olan ve Wall Street tarihinin en başarılı yatırımcısı sayılan George Soros sağlıyor..'' ifadeleri yer alıyor. Bu 5 yıllık dönemde vakıftan, aralarında TOG, TESEV, DiTAM, DiSA, SALT, TÜSEV ,GPOT, Anadolu kültür, Kamer, LGBT gibi bir çok örgütün bulunduğu 75 sivil toplum kuruluşu ile Koç, bilgi, kültür ve boğaziçi üniversitesi'nin de olduğu 15 farklı kamu kurumu yer alıyor.
Soros, Demokrasu getirmek isterken Seçilmiş hükümetleri götürmekle suçlanıyordu. Sadece burada değil. Pek çok ülkede başı dertteydi. Ancak bilinmesi gereken Küreselci bu anlayışın Türkiye'de çok ama çok güçlü olduğu gerçeğiydi isimlere, kurumlara girmek istemem, Tablo böyleydi. Soros, Erdoğan'a karşı olduğu gibi Putin'e de karşıydı. NET OLARAK.! George soros ,financial times için kaleme aldığı yazıda, '' Avrupa'nın, Rusya'nın lideri Putin'in savaş uçaklarına karşı Türkiye'nin yanında durması gerektiği'' notunu düşüyordu..!
Açık toplum vakfı'nın başkanı Soros, Rusya'nın Eylül 2015'te başlattığı suriye müdahalesiyle sadece ''En sadık arap müttefiki'' diye tanımladığı Beşar Esad'ı ayakta tutmaya değil, sovyetler birliği'nin çöküşünden bu yana yitirdiği bölgesel ve küresel nüfuzu yeniden ele geçirmeye çalıştığını '' paylaşıyordu.. ishak Alaton'un da belittiği gibi Soros, wall street demekti. Trump ise Main Steet.. Küresel anlayış, karşısına Milliyerli motivasyonuyla çıkan her olguyla kapışıyordu.
Trump'la da Putin'le de Erdoğan'la da.. Öncesinde BUSH'la da.. soros ,açıklık ve para derken karşı çıktığı liderler ÜLKEORDUSINIR Diyordu bu çatışma yeni değildi..
Bu akımın karşısında şu an ERDOĞAN ve BAHÇELİ duruyordu..
15 Temmuz dan sonra devlet bu noktaya gelmiş, tüm gücüyle bu nokatayı savunuyordu.. Bu nedenle sık sık sorulduğu için fikrimi paylaşmak istiyorum..
Erdoğan günün birinde çekilse, siyaseti bıraksa ''EMEKLİ OLDUM, TORUMLARINA ZAMAN AYIRACAĞIM'' dese de 15 Temmuz ayarlarını sarsacak bir oluşumun işi zor gibi durmakta küresel ilişkileri bağrında taşıyan İSTANBUL SERMAYESİ ilk kez bu kadar zorlanıyordu.. Mücadele derin ve şiddetli..
Ergün Diler/Takvim.