Auto-Created-3
15 Mart 2022 ( 2821 izlenme )
Reklamlar

Batan gemiden hangisini kurtarırsın? diye sormuşlar...

Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, İzmir Cumhuriyet Savcısı Can Tuncay tarafından yürütülen soruşturma kapsamında geçen hafta gözaltına alınan 73 askeri öğrenciden birisi olan B.M. isimli şahsın askeri liseye girişte yazılı ve mülakat sınavlarını nasıl geçtiğini gözler önüne serdi. İtirafçı olan B.M'nin, Yusuf isimli bir şahısla tanıştığına dikkat çeken Şener, Yusuf'un B.M.'ye "Sana 'Bir geminin içerisinde Mustafa Kemal Atatürk ve Hz. Muhammed bulunmakta, gemi batarsa hangisini kurtarırsın?' diye sorarlarsa 'Atatürk’ü kurtarırım' de" tavsiyesinde bulunduğunu kaydetti. İşte FETÖ'nün nasıl takiyeci bir örgüt olduğunu tüm çıplaklığıyla ortaya koyan o yazı:

"(...) FETÖ tepe yönetimi artık dışarıdan herkesin görebildiği gibi tam bir çürüme içinde. Artık kendilerine bir fayda sağlamayacak halde taht kavgası yaşanan tepedeki çürümeyi gören örgütün tabanında da çözülme devam ediyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki FETÖ yapılanmasına yönelik operasyonlarda bugüne kadar 25 binden fazla ihraç işlemi gerçekleşirken, etkin pişmanlıktan yararlananların oranı yüzde 40’ı buldu. Özellikle Ankara, İstanbul ve İzmir’de askeri okul ve liselerdeki FETÖ yapılanmasına yönelik soruşturmalarda ise etkin pişmanlıktan yararlananların oranı yüzde 53’e ulaştı.

Bugüne kadar 4 bin 29 askeri öğrenci hakkında gözaltı kararı verildi, 3 bin 629’u gözaltına alındı. Bunlardan 1.917’si yani yüzde 53’ü itirafçı oldu.

FETÖ DEĞİRMENİNE SU

FETÖ’cüler ise gerek sosyal medyada gerek CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu başta bazı muhalefet partileri ile temasa geçip “mağduriyet” algısı için uğraşıyorlar. FETÖ’cüler bir yandan da “Etkin Pişmanlıktan” yararlanarak kendi yaşamına dönen kişilere hakaret edip hedef göstererek tehdit ediyorlar. Kılıçdaroğlu ise “masum” dediği askeri öğrencilerin yüzde 53’ünün itirafçı olduğu gerçeğini göz ardı edip tıpkı suçlu suçsuz ayrımı yapmadan KHK’lılar meselesinde olduğu gibi FETÖ’cülerin değirmenine su taşımaya devam ediyor.

Ben köşemde bugün o “masum” denilen askeri öğrencilerden birisinin ifadesine yer vereceğim. 

YUSUF DİYE BİRİ

İzmir Cumhuriyet Savcısı Can Tuncay tarafından yürütülen soruşturma kapsamında geçen hafta gözaltına alınan 73 askeri öğrenciden birisi olan B.M. isimli şahıs, 20102015 yılları arasında Maltepe Askeri Lisesi’nden sonra, 20152016 yılları arasında Ankara Kara Harp Okulu’nda eğitim görmüş, 2016 yılında askeri öğrenci iken 15 Temmuz sonrasında ihraç edilmiş. Peki askeri liseye girişte yazılı ve mülakat sınavlarını nasıl geçmiş: Yazılıyı çalıntı soru, mülakatı ise takiyye ile... Şimdi sözü itirafçı B.M.’ye  bırakayım:

“2008 yılında İzmir’de ailemle oturuyordum. Ailemin ekonomik durumu iyi değildi, ortaokul yedinci sınıf öğrencisi idim. Ortaokulda bazı arkadaşların ücretsiz olarak ek ders aldıklarını duydum. O dönem ortaokul arkadaşlarım olan Furkan ve Fatih isimli şahıslara beni de ücretsiz olarak ek ders verilen yerlere götürmelerini istedim. Onlar da bana ‘Tamam’ dediler. Bunun üzerine İzmir Karabağlar ilçesi Yeşilyurt semtinde bir apartmanın giriş dairesine götürdüler. Orada Yusuf isimli bir kişi bizi karşıladı, kendisi ile biraz sohbet ettik. Kendisine subay olmak istediğimi söyledim. Bunun üzerine Yusuf benden bundan sonra ders çalışmak için tek gelmemi istedi.

SORULAR ÇALINTI

Askeri lise sınavlarına az bir zaman kala Yusuf isimli şahıs benimle olan çalışma şeklini değiştirdi ve deneme adı altında sorular çözmeye başladım. Öncesinde Yusuf bana test kitapcıklarını verip evde çözmemi isterken, bu deneme kitapçıklarını veya sorularını bana vermiyordu. Bunların gizli ve özel olduğunu, bu soruların geçmişte çıkan sorular olduğunu söylüyordu. Bu husus dikkatimi çekmişti. Askeri lise sınavlarına ben girdim ve kazandım. Yusuf isimli şahısla çözmüş olduğum deneme sorularından matematik sorularının bazıları birebir aynı idi...

MÜLAKATTA TAKİYYE

Bu görüşme ve buluşmaların birisinde Yusuf isimli şahıs bana mülakatta bana ne yapacağımı, nasıl davranmam gerektiğini söylüyordu. Örneğin hatırladığım kadarı ile bana mülakatta sorulması muhtemel iki soruyu anlatmıştı: Bunlardan birincisi ‘Bir geminin içerisinde Mustafa Kemal Atatürk ve Hz. Muhammed bulunmakta, gemi batarsa hangisini kurtarırsın?’ diye sorarlarsa Atatürk’ü kurtarırım demem gerektiğini, ‘Kız arkadaşın var mı?’ diye sorarlarsa ‘Var’ demem gerektiğini söylemişti. Bu dönem içerisinde ben Yusuf isimli şahsın yanına 2 haftada bir gidip geldim, buluşma ve görüşme yaptık... Kitaplıkta bulunan ve Fetullah Gülen’e ait kitaplardan bana verip okumamı istiyordu... Sonrasında bilgisayar üzerinden Gülen’e ait hikâye tarzı kısa sohbetler dinletiyordu... Mülakatlara kadar bu süreç bu şekilde geçti. Mülakatlara girdim ve Maltepe Askeri Lisesi’ni 2009 yılında yedek olarak kazandım.” (...)"

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

DHKP/C ve Doğu Akdeniz enerji savaşları Ümit Özat oruca yenildi! Oruç tutanları yedek bıraksa da elenmekten kurtulamadı Cumhurbaşkanı Erdoğan canlı yayında söyledi: Dün Putin'e söyledim... ABD Afrin'i işgale hazırlanıyor!