Bu köşede defalarca Odatv denen yapının bir suç örgütü ve TCK’daki tanımıyla tam anlamıyla bir çete olduğunu ifade ettim. 2011 senesinde yaşanan çeteler savaşında Fetullahçı çetenin kendine rakip olarak gördüğü Odatv çetesini tutuklatması Odatv suç örgütünü aklamıyor.İkisi de darbeci ve cuntacı olan iki çete kapışmış ve Odatv çetesini Fetullahçı çete içeri atmıştı. Sonrasında,
DEVLET Fetullahçı çeteyi tarumar etti. Şimdi de sıra yeniden aynen FETÖ gibi karanlık bir yapı olan Odatv suç örgütüne geldi. Odatv hakkında söylediklerimin şahsi görüşüm olmadığını ve DEVLET tarafından Odatv çetesinin aynı zamanda illegal bir istihbarat örgütü olarak değerlendirildiğini de geçmişte yazdım.
DEVLET belli konular önceliği olduğu için gecikebilir ama asla unutmaz ve gereğini yapar, diye söyledim. Herkes müsterih olsun dedim. Yine dediğim çıktı. İşte çarşamba sabahı Odatv suç örgütü ahtapotunun kollarından biri olan yalan makinesi Barış Terkoğlu gözaltına alındı ve hukukun gerektirdiği gibi tutuklandı.
Odatv yine dışarıdan aldığı siparişle kasten bir MİT mensubumuzun ismini ve ailesini deşifre etti. Bu suçun talimatını Soner Yalçın verdi. Hem Barış Terkoğlu hem de diğer muhabir piyondur. Diğer bir suç örgütü üyesi Barış Pehlivan da piyondur. Bu karanlık çetenin lideri Soner Yalçın’dır. Elbette diğer çete üyeleri de masum değil ama Odatv denen zehirli ağacın kökü savcılarımıza göre Soner Yalçın adlı kriminal şahıstır. Diğerleri o zehirli ağacın meyveleridir.
Hem DEVLET hem HUKUK makamlarımız bu noktada mutabıktır. Aslında ben bu Barış’lara üzülüyorum bir yandan. Bu iki zavallı genç insanın da hayatını Soner Yalçın kararttı. Yoksa bu ikisi de normal insanlar olurdu. Odatv çetesinin lideri olarak Soner Yalçın lüks ve para içinde yaşarken bu iki isim de yoksulluk içinde yaşıyorlar.
Soner Yalçın aslında bunları da sömürdü ve mahvetti. Bütün emeğini sömürdüğü Doğan Yurdakul da fakirlik içinde ölmüştü. Fakat Soner’in serveti milyonlarca dolarlar ile ölçülüyor. Levent’te lüks villası ve Çeşme’de kaçak dev bir çiftliği var. Ya bu çocuklar ne şartlarda yaşıyorlar? Ama işte bir çeteye yakayı kaptırmak böyle bir olaydır. Kör gözle uçuruma atlamak gibidir ve çıkışı da yoktur.
Fetullahçı çete de böyledir, Odatv çetesi de. Bakın işte MİT mensubumuzun deşifre edilmesiyle ilgili de Soner Yalçın yine muhtemelen bir menfaat karşılığı bu “iş”i alıyor. Sonra bu zavallı çocuklara istihbarat teşkilatımız aleyhine bu haberi yaptırıyor ve bir de, “Şehidimize sahip çıkıyoruz” edebiyatıyla bu kirli operasyonunu örtmeye kalkıyor.
Tipik çeteci Soner Yalçın budur. İş adamlarına da aynısını defalarca yaptı. Önce bir iş adamına sürekli “Yahudi, Yahudi” diye yazdırır Odatv’de. Sonra bir anda şantaj operasyonu başarılı olunca “Yahudi, Yahudi” dediği iş adamını yerli ve millî sanayici diye övmeye başlar. Nihat Genç’in son yazısında bu çeteci yöntemle ağına düşürdüğü kimi iş adamlarının ismi de yazıyor.
Nihat Genç’in itirafları da çok önemlidir. Yani Soner Yalçın sadece bir çete lideri değil aynı zamanda çıkar amaçlı bir suç örgütü olan Odatv’nin lideridir. Odatv asla bir basın organı değildir. Aynı Zaman gazetesi gibidir. Zaman gazetesi ve Samanyolu TV ne hâle geldiyse, Odatv de o hâle gelecektir. Hukuk bunu gerektiriyor.Mesela savcılığın Barış Terkoğlu ile ilgili soruşturmasında geçen FETÖ’cü Karşı gazetesi olayı da Soner Yalçın’ın emriyle olmuştur. Tam o noktada Barış Terkoğlu’nun FETÖ’cü Celal Kara ile yaptığı söyleşiyi de Soner Yalçın emretmiştir. Bir noktada düşman kardeşler buluşmuş ve FETÖ ile Odatv 1725 Aralık darbe teşebbüsünde beraber hareket etmiştir.
Özellikle 27 Mart 2014 ihanetinde Barış Terkoğlu’nun attığı tweet çok açık ağır suçtur. Tüm bu suç içeren tweetler Soner Yalçın’ın emriyle atılmıştır.Odatv çetesi de tıpkı Fetullahçı çete gibi göçertilecektir. Odatv çetesine dair İstanbul Cumhuriyet Başsavcımız İrfan Fidan ve Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz’ın emrindeki soruşturma daha yeni başlamıştır. Özellikle bu iki kahraman savcımıza saldıracaklar. Tüm yerli ve millî güçler teyakkuzda olmalıdır.
Cem Küçük/Türkiye Gazetesi