Modern köleleştirme operasyonu: Floridli diş macunu! Temiz kıyafetli figüran diş doktorlarının TV ekranlarından şiddette tavsiye ettikleri filanca diş macununun ana bileşenlerinden biri olan florid bir zamanlar fare zehiri olarak kullanılıyordu!
Üstelik floridli. Bu cümleyi diş macunu reklâmlarında mutlaka duyarız. Beyaz ve sağlıklı dişler için, içinde florid olan diş macunlarına ihtiyacımız vardır. Televizyon ekranlarındaki beyaz önlüklü diş hekimleri hep böyle derler. Amerika’da ise florid içme sularına sa karıştırılıyor. Avrupa’da yasak olan bu işlemi gerçekleştiren ABD’de her yıl 143 bin ton florid ağız sağlığı, temiz içme suyu ve su borularının hijyenliği adına Amerikalıların musluk sularına tatbik ediliyor. İngiltere ise floridli musluk suyunun yasaklanmadığı tek Avrupa ülkesi.
Thamoo Water 2000 yılında ABD uygulamasını örnek alarak İngiltere’de musluk sularına florid karıştırmak için yasa önerisini Londra’daki Parlementı’ya vermiş bulunuyor. Yasa önerisine İngiliz kamuoyunun tepkisi oldukça büyük oldu. Anti-Florid Kampanyası’nın yoğun çalışmaları sonucunda başta Boots, Sainsbury ve Safeway gibi büyük market zincirleri floridsiz diş macunlarını üretip raflarına yerleştirmek zorunda kaldı.
Floridli diş macunlarının üzerindeki büyü kalkarken kamuoyu florid denen ve iyi bir şey zannedilen kimyasal maddenin bir zehir olduğunu öğrendi. Ve çok daha ürkütücü bir bilgiyle karşılaştı. Kitlesel düşünce kontrolünde floridin kullanıldığını.
Sodyum florid ya da fare zehiri
19. yüzyılda yaygın deyimle ‘’şeytan zehiri’’ olarak bilinen sodyum florid fare zehiri olarak kullanılıyordu. bir çok endüstri kolunun atık ürünü olan ve sodyum silikoflorid ile birlikte elde edilen alüminyum üretimi endüstrisinin bir atığıdır. Depolanması oldukça güçtür. Denizlerin dibinde depolandığında milyonlarca balığın ve deniz canlısının ölümüne neden olmakta, eğer toprağa depolanırsa nehirlere ve yeraltı sularına karışmakta ve toprağı zehirlemektedir. Metali yeme özelliği de bulunduğu için sodyum floridin depolanması için üretilen konteynırlar oldukça pahalıya mal olmaktadır. 20. yüzyılın ikinci yarısında kapitalizmin bu zehirli atığın depolarına maliyetinden kurtulmak için ‘ floridli diş macunları’ masalını ortaya atmış, başta ABD olmak üzere dünya çapında bir dizi üniversitenin diş hekimliği ve halk sağlığı bölümlerinde diş sağlığı için floridin faydaları üzerine araştırmalar yönlendirmiş ve sonuçta her ülkede floridli diş macunları diş hekimleri kuruluşlarının onayını almıştır.
Arsenikten 15 kat daha kuvvetli
Anti Florid kampanyası’nın önde gelen sözcülerinden Massachusers Tıp Merkezi’nden Dr. Bush, sodyum floridin arsenikten 15 kat daha kuvvetli olduğunu belirtiyor. Dünyadaki kanser oranının en yüksek olduğu Amerika’da içme sularına florid tatbik edilen bölgelerde kanser oranının iki hatta üç kat daha fazla olduğu ve bu oranın nükleer santral bölgelerinde kansere yakalanma risk oranı nükleer santral bölgelerinde kansere yakalanma risk oranı ile eşdeğer olduğu da açıklanan bir diğer bilgi. Sodyum florid, diş macununun yanı sıra bir de içme suyu ile alındığında vücutta büyük bir tahribata neden oluyor.
Damarlar, sinir sistemi, kemik yapısı ve dişlerde ağır bir tahribat gerçekleştiriyor. ABD’de uygulamanın, kısa adı EPA (Environmental Protection Agency Çevre Koruma Örgütü) olarak bilinen kurum aracılığıyla gerçekleştirildiğini ve EPA’nın içme sularında florid kullanılmasına ilişkin tavsiye raporları verdiğini de hatırlanmak istiyoruz. EPA hazırladığı bu tavsiye raporlarında endüstri kollarına atıklarını değerlendirmenin ve atıklarından para kazanmanın yollarını gösteriyor. Bu atıkların başında ise sodyum florid geliyor. İçme sularına florid karıştırılması yasa maddesi böylece devreye giriyor. Amerikalıların çevre koruma kurumu, sermayeyi koruma kurumu olarak faaliyet gösteriyor.
Florid Nazi kamplarında
Florid kullanımının karanlıkta bırakılmış ilişkiler ağında ise çok daha ürkütücü bilgilerle karşılaşıyoruz. Florid, semap olarak bilinen ilaç üretiminde kullanılan bir malzemeyi içeriyor. Bu ise floridin üretimiyle, sarin ve soman olarak bilinen sinir gazlarının üretimini mümkün kılıyor. Bu üretimin geliştirilmesi ise 2. Dünya savaşı sırasında Hitler Almanyası’nda Yahudileri yok etmek için Zyklon B adındaki gazı üreten Alman kimya fabrikası LG. Farben’de gerçekleştiriliyor.
LG: Farben, sodyum floriden sinir gazı üretim teknolojisini 1939 yılında ALCOA adlı Amerikan alüminyum şirketinden alıyor. Nazi bilim insanları floridin içme suyuna karıştırılması için ilk deneyleri gerçekleştiriyor. Bu deneylerde içme suyundaki floridin beynin belli bir bölgesini uyuşturduğunu ve bireyin direnme gücünü kırdığını tespit ediyorlar. Bu keşiften sonra florid, Nazi toplama kamplarındaki içme sularına karıştırılıyor.
(www.gidahareketi.org)