Rahmetli Turgut Özal zamanında yaşanmış bir hadise: Japon eğitim uzmanları ülkemize gelmiş ve Türk eğitim sistemini incelemiş. Bu uzmanlar, Özal'ın bürokratlarının da hazır bulunduğu bir ortamda raporlarını sunmuş ve sonuç olarak şunları söylemişler:
"Sizin eğitim sisteminizde milli ruh yok!"Özal'ın "Nasıl?" sorusu üzerine şunu anlatmışlar: "Biz Japonya'da okula başlayacak çocuklarımıza millî ruh şoklaması yaparız.
Onları önce toplu halde hızlı trenlere bindirir, ardından onlara dev fabrikalarımızı, teknoloji merkezlerimizi gezdirir, ülkemizin gücünü gösteririz. Sonra da bu yavrularımızı alır Hiroşima ve Nagazagi'ye götürür, orada atom bombası atılan ve yıllardır ot dahi bitmeyen alanları gösteririz. Orada çocuklara şöyle deriz: Eğer siz çalışmaz, bilinçlenmez ve az önce gördüğünüz teknolojiye sahip olmak için çalışmazsanız sonunuz böyle olur."
Bürokratlarımızdan biri şu talihsiz kelimeleri sarf edecek olur: "Ama bizim Hiroşima'mız yok ki!"Japon uzmanın bu söze verdiği karşılık oldukça düşündürücüdür: "Sizin Çanakkale'niz on Hiroşima eder!"
Evet, gerçekten de bizim Çanakkale destanımız on değil belki yüz Hiroşima eder. Bu savaşta dedelerimiz 40 değişik milletten düşmanla savaşmış ve vatan sevgisi işgal arzusuna üstün gelmiştir. Ancak savaştan sonra ülkelerine dönen insanların, Türk halkı ve askerlerini nefret ve kinle anmak yerine saygı ve onurla anmaları ne kadar büyük bir ecdada sahip olduğumuzun en açık göstergesidir.