Enteresan işler oluyor…
Hiçbir şey göründüğü gibi değil...
Perde arkasında dönen işleri çözmeye çalışıyoruz.
15 Temmuz sonrasında NATO’da çalışan 290 FETÖ’cünün çoğu bulundukları ülkelere sığındı.
Kabul edildiler demek sanki daha doğru olur.
Güvenilir kaynaklardaki bilgilere göre bunların çoğu o ülkelerde işe alındı.
Özellikle de Avrupa ülkeleri hükûmetlerine askerî danışmanlık yapıyorlar.
Düşünün; siz kırmızı bülten çıkartıyorsunuz ama onlar başka bir ülkede askerî danışman olmuş.
Artık her şey mümkün.
Olmaz diye bir şey yok.
FETÖ, işler kötü gitmeye başlayınca NATO üzerinden Türkiye’deki cezaevlerine mesaj gönderdi:
“Ayağınızı denk alın...”
NATO’YA FETÖ’CÜ OLMAYAN 1 KİŞİ BİLE GİDEMEDİ
TSK içinde özellikle de Karargâh’ta kilit makamları ele geçiren FETÖ, kendinden olmayanlara hayat şansı tanımadı.
Genelkurmay’da İstihbarat, Harekât ve Personel Başkanlıkları âdeta hazmedildi.
Böylelikle kilit görevlere kendi adamlarını yerleştirdi.
Askerî Ataşelikler kısa sürede tamamen yutuldu.
Ardından da NATO…
En alttan en üste tüm pozisyonlara FETÖ’cüler gönderildi.
Özel olarak yetiştirilen “salon subayları”
Sular her daim FETÖ’nün paralel devletinin değirmenine taşınmaya başladı.
Türkiye her fırsatta hançerlendi...
Askerî sırlar, bilgiler ortalığa saçıldı.
Gizli saklı bir şey kalmadığını sadece biz bilmiyorduk.
İŞTEN ATILACAĞINI BİLE BİLE YAPTI
Konuyu fazla dağıtmadan tekrar NATO’da yaşanan skandala dönelim…
Bunu yapan Türkiye kökenliler, olayın ortaya çıkacağını ve kendilerinin de işten atılacağını bilmiyor muydu?
Pekâlâ biliyordu.
Aksini düşünmek saflık ötesi olur.
Onlar sadece kendilerine verilen emirleri uyguladılar.
15 Temmuz’da olduğu gibi...
Kamikaze vuruşlarını FETÖ’nün yaptığını artık hepimiz çok iyi biliyoruz…
Burada tekrardan uzun uzun FETÖ’yü anlatacak değiliz.
DAYANIN 2019’A KADAR DAYANIN
FETÖ davalarında artık sona gelindi…
Çözülmeler başladı…
FETÖ’nün gönderdiği mesajların altı boş çıktı.
Şöyle olacak, böyle olacakların hiçbiri gerçekleşmedi.
Dört duvar arasındaki betonun soğukluğu hissedilmeye başladı...
Acı sonu bütün FETÖ’cüler net biçimde gördü…
Türkiye’de kullanılacak kurum kalmayınca NATO devreye alındı.
Güya;
“Biz hâlâ buradayız, bakın hâlâ güçlüyüz...”
“Sakın çözülmeyin... İtirafçı olmayın...”
“Bekleyin Avrupa İnsan Hakları Mahkemelerinde işi çözeceğiz...”
mesajları verilmeye çalışıldı...
ABD VE ALMANYA’YA “İTİRAFLAR” DOSYASI
Bakın burası çok önemli.
En son ABD ve Almanya’ya gönderilen FETÖ dosyası tamamen itiraflardan oluşuyor.
Üst rütbeli general ve subayların itirafları var:
“Ben FETÖ’cüyüm... FETÖ’den aldığımız emirle darbeyi emirkomuta zinciri içinde gerçekleştirdik...”
FETÖ itiraf dosyasından haberdar.
Şimdilerde bulabildiği en güçlü yerlerden içeriyi (Türkiye) konsolide etmeye çalışıyor…
F35’LER TÜRKİYE’YE VERİLMEYECEK Mİ?
Geçenlerde ABD Hava Kuvvetlerinden alt düzey bir isim Türkiye’ye F35’lerin verilemeyebileceğini söylemişti...
Nedeni olarak da S400’ler gösterilmişti.
Yine ABD tarihinde bir başka ilk daha yaşandı.
ABD Başkanı Trump’ın nükleer silah kullanma yetkileri tartışmaya açıldı.
Hatta Trump’ın Kuzey Kore’de nükleer silah kullanmasına izin verilmeyeceği bile konuşuldu.
İlginç olaylar…
Ama olayın bizi ilgilendiren boyutu F35’ler...
Edindiğimiz bilgilere göre programda bir aksama yok.
İlk teslimat öngörüldüğü gibi 2018 yılında gerçekleşecek.
Bugünlerde ABD’li askerlerden alışılmadık siyasi açıklamalar geliyor.
F35’lerin teslimi siyasi gelişmelere göre şekillendirilebilecek bir konu gibi durmuyor...
İPLER KİMİN ELİNDE BELLİ
Yeri gelmişken önemli bir hususu hatırlatmakta fayda var...
Türkiye’yi ziyaret eden üst düzey siyasi konuklar eskiden Genelkurmay Başkanını ziyaret ederlerdi...
Millî Savunma Bakanlığının kapısının önünden dahi geçmeye tenezzül etmezlerdi.
Aslında burada çok başlılık görüntüsü verilmeye çalışılıyordu.
Türkiye’deki karar verici mekanizmaların birden fazla olduğu algısı oluşturuluyordu.
Artık bu yok...
Karar verici tek...
Onu da batılı dostlarımız çok iyi biliyor.
Bu ülke ne badireler atlattı…
Ne keskin virajları döndü...
10 yıl önce filan değil.
Daha dün oldu bunlar...
Kimsenin şüphesi olmasın Türkiye hedeflerine yürümeyi sürdürüyor...
Batuhan Yaşar/Türkiye24 Kasım 2017