Siyonist İsrail'in örttüğü derin planın masaya yatırıldığı Derin Gerçekler'de açıklamalarda bulunan Abdurrahman Dilipak, İsrail'in dünyanın çeşitli bölgelerinden bulunan Yahudileri eğitip, donattıktan sonra Siyonizm'e hizmet etmeleri için görevlendirdiğini vurguladı.. Habervakti Genel Koordinatörü Bülent Deniz'in hazırlayıp sunduğu, Abdurrahman Dilipak'ın değerlendirmelerde bulunduğu Derin Gerçekler'de Filistin ve işgalci İsrail güçleri masaya yatırıldı. Filistin meselesine giriş yapan Deniz, ''Filistin’de ortalık karışıyor Ramazan’da ilk 1415 gün bir şey yoktu sakin sakin gidiyor dedik ama Siyonist rejim yine her ramazan olduğu gibi yaptı yapacağını. ‘Herzog’ denilen baş belası geldi, görüşüldü birtakım temaslar yapıldı olur ya bi dikkat ederler bir şey yaparlar dedik ama nafile... Dahlan senaryosu ve Kushner senaryosu revize edildi yazıyorsunuz öyle mi oluyor?'' ifadelerini kullandı.
BÜYÜK İSRAİL GÖRÜNDÜĞÜNDEN ÇOK DAHA FAZLASI
Kushner ve Dahlan’ın senaryosuna, güncellenen ‘Büyük İsrail’ projesine değinen Dilipak, “İşlerin istenilen gibi gitmemesinin sebebi İsrail’de ki hükümet yapısından kaynaklanıyor ve İsrail ile ilgili uluslararası sistemin kendi içindeki anlaşmazlıktan kaynaklanıyor. Avrupa grubu, İngiltere, ABD lobisi aynı konuda uzlaşamıyor hem yöntem olarak hem zamanlama olarak İsrail ile de aralarında bu anlamda bir problem var. Evdeki hesaplar çarşıya uymuyor ve bu sırada senaryoların dışındaki Siyonist lobi de emrivaki politikalarını sürdürüyor. Siyonistler krizi fırsata çevirmek istiyor. Büyük İsrail diyince bizimkiler bunu kafasında bir yere oturtamıyor hani ‘küçük bir yer ne olacak diyorlar’. İsrail’i küçük görebilirsiniz ama bunun dışında başka bir İsrail var, büyük İsrail göründüğünden çok daha fazlası ve dünya derin devletinin tam kalbinde yer alıyor. Global reset çetesi ABD’yi de Rusya’yı da parmağında oynatıyor. Bir türlü İsrail ile baş edemiyoruz.” açıklamalarında bulundu.
TÜRKİYE’Yİ ‘KURUCU BABALAR’ VESİLESİ İLE KONTROL ETMEK İSTİYORLAR..
Türkiye üzerine oynanan oyuna ve İsrail’in hegomanyasına dikkat çeken Dilipak, ”Büyük İsrail projesinde Türkiye’nin kurucu babalarının rolünü ifşa eden Dilipak, ”Türkiye’nin de tam merkezinde yer aldığı İsrail’e giden yolda Türkiye’nin kurucu babaları Pakradunlar ile birlikte kurduklarını söylüyorlar. Yani Türkiye’yi Büyük İsrail’in merkezindeki bir koordinasyon merkezi gibi düşünüyorlar. Büyük İsrail projesi için Yahudilerin içinde oldukları geçmişte kurulan devletin toprakları üzerinde yine bir egemenlik hayali var. Büyük İsrail projesi Ege Denizini de, Karadeniz ve Marmara’yı da iç deniz olarak kabul eder. Suriye’yi, Türkiye’yi de içine alan bir projeden bahsediliyor. Türkiye’de aslında bir Sabatay gerçeği de var, bunu görmek gerek. Arap Yahudiler var bunun bağlı olduğu bölgelerden bir tanesi de Etiyopya’dır, yani Falaşalar. Etiyopya da kendi birleşik toprakları haricinde bulunan hedef coğrafyadır. Her bölgedeki gelişmenin sıçrama tahtası ise Türkiye olacak, Türkiye’yi kontrol edemezlerse bu hedefe ulaşmaları çok zor. Türkiye’yi mümkün olduğu kadar zayıflatıp kontrol edilir hale getirdikten sonra…” dedi.
'ÖNEMLİ BİR NOKTA İSE KAFKASYA BÖLGESİ'
Açıklamalarına devam Dilipak, ''Önemli bir nokta ise Hazara sınırı içinde yer alan Kaf dağı, Kafkasya bölgesi. Türkiye’nin de buradaki önemini birkaç noktada tespit etmek gerekiyor, Katolizm açısından Saul'un kurduğu Katolik inanç sisteminin merkezi Hatay’dır. Yuhanna vahyindeki kıyamet teolojisinin coğrafyası İzmir ve etrafındaki 7 kilisedir Manisa bölgesini vs içine alır. Fırat, Urfa, Konya, Ankara bunlar çok büyük önem taşıyor.'' ifadelerini kullandı. Deniz, Dilipak'ın açıklamaları üzerinden, “Adamlar aslında güncellemeyi kendi Filistin merkezinde veyahut Filistin çevresine ciddi bi yayılma ile hedeflemiyor. Nerede bir Yahudi varsa; Ukrayna, Gürcistan, Hazaraların bulunduğu tarihi bölgede ya da Aşkenazlar neredeydi? Seferadlar neredeydi nerede yoğunluk vardı? Oralarda merkezi üsler yaparak konuşlandığı üzerine bir şey mi söylüyorsunuz?” sorusunu sordu.
Vadedilmiş toprakları ve eğitdonat sistemini analiz eden Dilipak, ”Aşkenazlar, Seferadları konuşur herkes halbuki Yahudilerin başka toplulukları da var. Mesela Mısır Yahudilerinin yapıları farklı, Irak Yahudilerinin hiyerarşideki yeri bile farklı, berberi Yahudiler farklı, Lübnan Yahudileri, Türk Yahudileri, Libya, Suriye, Buhara Yahudileri, Yemen Yahudileri bunların hepsi birbirinden ayrıdır.'' ifadelerini kullandı.
Deniz ise çifte standarda dikkat çekerek, ”Etiyoplayalılar 3. Sınıf muamelesi bile görmüyor İsrail topraklarında ama Ukraynalılar çiçeklerle güllerle karşılandı çünkü Ukrayna lobisi Yahudilikte çok güçlü ve gücünü de artırarak devam etmiş. Rus Yahudileri de göz ardı etmemek lazım.” açıklamalarında bulundu.
'İSRAİL, EĞİTDONAT YAPIP O BÖLGELERE GÖNDERİYOR'
Dilipak, “34 sene önce Etiyopya’ya gittiğimde çok geniş arazilerin bu defa Falaşalar tarafından yönetildiğini öğrendim. Yani onları çaresiz aciz insanlar diye götürdüler ve kendi ülkelerinde onlara yüz vermiyorlar ama kredi verip teknoloji verip oralara götürdüler ve İsrail dünyaya, Araplara oradan bir sürü ürün satıyor. Mesela Türkiye bu göçmen politikasını böyle iyi yönetemiyor bunları alıp yeşil kart verip Kazakistan’a gönderseniz orada hayvancılık yapsınlar. Burada Konya ovasında onları yetiştirip örgütleyip orada kurduğunuz bir şirkete gönderiyorsunuz. Büyük İsrail’in birinci coğrafyası kadın erkek farkı gözetmeksizin kendini Yahudi hisseden herkese eti kitliyor gönderiyor. Falaşalar ilk geldiğinde tepki gösterdiler aşağıladılar dışladılar, şimdi ise onlara kredi verelim gitsinler ve orada bizim için çalışsınlar. Bakın bugünkü Suud ailesinin bir kolu aslında yeni İsrail kabilesidir. Şu anda bazı Arap aşiretleri onlar. Müslüman olduk derken bir yandan da tereddiye ediyorlar. İsrail bunları o bölgelerde istihdam etmek üzere ikinci sınıf Yahudi kategorisinde değerlendirebilir. İsrail eğitdonat yapıp gönderiyor.” vurgusunda bulundu.