Kanuni Sultan Süleyman'ın Fransa üzerindeki etkisi sadece siyasi ve ekonomik de değildir. Tarihçi Joseph von Hammer, Kanuni'nin sosyal alana etkisini Fransa'ya 'dans' konusunda verdiği fermanla anlatır. Buna göre Fransa'da bulunan Osmanlı Büyükelçisi'nden 'dans' yapıldığını öğrenen Kanuni Fransuva'ya şu fermanı göndermiştir:
"Ey Fransa Kralı Fransuva! Sefir-i Kebirimden aldığım mazhara göre malumatım oldu ki, memleketinde dans namında Ala Mele-İnnas (halkın huzurunda) Fuhşiyyat ve Lubiyat (ayıp davranışlar ve oyunlar) yapıyormuşsun. İş bu Name-i Humayunumun (fermanım) eline vusulünden (geçtiğinden) itibaren bu mel'anet rezalete (lanetlenecek davranışa) son vermediğin takdirde, Ordu-yu Humayunumla gelip seni kahretmeye muktedir olurum." Hammer'a göre bu fermanının ulaşmasının ardından Fransuva derhal dans edilmesini yasaklar ve ülkede 100 yıl boyunca dans edilmemiştir.
Cumhuriyet Gazetesi denilen paçavra, Türkiye güzeli olarak belirlediği bir Müslüman Türk kızını Avrupalı jürinin karşısına mayo ile çıkararak "Dünya Güzeli" seçtirtti. Keriman Halis'e Dünay Güzeli seçilmesinden dolayı Mustafa Kemal Atatürk tarafından kraliçe anlamına gelen "Ece" soyadı verildi. Fakat bu öyle bir şeydi ki, o zamandan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Türk kızlarının bir bölümü, Avrupa ve Amerika'nın medya sihirbazlarının da etkisiyle sürekli serbestleştiğini, özgürleşriğini düşünerek, Batılılar gibi giyinip yaşamaya özendi. 31 Temmuz 1932'de Belçika'nın Spa kentinde düzenlenen orjinal adı "International Pageant of Pulchritude" olan uluslararası Güzellik ve Zarafet Yarışması'nda ilk kez jürinin oylama yapmadığı, jüri başkanının oylamaya geçilmesine izin vermeden Keriman Halis'i birinci ilan ettiği ve siyasi mesaj yüklü oldukça tartışmalı bir konuşma yaptığı, dünyada ve Türkiye'de uzun yıllar yazıldı çizildi.
KAN DONDURAN KONUŞMA
Aslına bakılırsa batının niyetini, yarışma sırasında Türk ve İslam düşmanlığı gizlemeyenjüri başkanı sayesinde öğrenmiş olduk. Başkanın final bölümünde kürsüye gelerek yaptığı konuşma tam ibretlikti: "Sayın jüri üyeleri, bugün Avrupa'nın Hristiyanlığın zaferini kutluyoruz. 1400 senedir dünya üzerinde hakimiyetini sürdüren İslamiyet artık bitmiştir. Onu Avrupa bitirmiştir. Bir zamanlar sokağı biler pencere arkasından seyredebilen Müslüman kadınların temsilcisi Türk güzeli Keriman, mayo ile aramızdadır. Bu kızı, zaferimizin tacı ilan edeceğiz, onu kraliçe seçeceğiz. Bu sene güzelik kraliçesi seçmiyoruz. Bu sene İslam'ı ve Türkleri yenmenin zaferini kutluyoruz. Bundan dolayı Türk güzelini dünya güzeli olarak seçeceğiz. Fakat kadehlerimizi Avrupa'nın zaferi için kaldıracağız." Bu konuşma bugün bile mide bulandırırken, Batı dünyasının ülkemiz üzerindeki hain hesaplarını bir kez daha hafızalara kazındı.
JAPONLAR BİLE DERS ALDI
Türk halkı, Keriman Halis'in Avrupa'da nasıl karşılandığını, jürinin tutumunu, bu yarışmayı bizzat izleyen Halit Turhan Bey'in hatırlarından öğrendi. Keriman Halis Ece'nin yıllardır konuşulan acı hikayesi Japonya'yı o kadar etkilemişti ki, bu ülke de ders kitaplarında bir dönem "Keriman Halis Olayı" konu başlığı ile yer almıştı