TAM 40 yıldır bu ülkeye saldıran, onbinlerce insanımızı öldüren teröristlere operasyon çektik. Kimler ayağa kalktı? NATO ülkeleri...
Ortaklarımız.. Bunun adına ALÇAK MÜTTEFİKLİK denir.
Bakın... BBC'de İngiliz istihbaratı ajanı "EL KAİDE'NİN KURUCUSU" olarak devlet televizyonunda kamuoyuna tanıtıldı. Evet adamlar "Terör örgütünün patronu biziz" diyordu. Kurdukları ElKaide gitti, ABD'de ikiz kulelere saldırdı. Ne oldu?
Amerika hemen "terörle mücadele" adı altında ERTESİ GÜN Afganistan'ı işgal etti. NATO da bu işgale en büyük desteği verdi. 11 Ekim'de NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Türkiye'ye geldi. Basın toplantısı yaptı. Hiçbir Türk gazeteci toplantıda "NATO terörle mücadele adı altında Afganistan operasyonuna destek verdi mi? Verdi" diye söze girmedi. "40 yıldır Türkiye YPG'nin patronu PKK'nın saldırısına uğradı. Suriye'nin kuzeyinden yüzlerce havan topu ilçelerimize atıldı. Bebekler öldü. Bu terör saldırıları Türkiye'ye...
Ancak aynı zamanda da NATO'ya...
Çünkü NATO ülkesiyiz. Siz niçin tren izleme modundasınız? Hatta NATO ülkeleri neden üyelerine saldıran terör örgütünün yanında yer alıyor.
Bu öküzlük değil mi?" diye soran, gündeme getiren bir tek gazeteci çıkmadı. Evet Türkiye'ye saldıran PKK, aynı zamanda da NATO'ya saldırmış oluyor. NATO'nun genel sekreteri PKK konusunda eveleyip geveliyor, terör örgütü bile diyemiyor.
PKK terörüne karşı Suriye'de yalnız bırakılıp, tek başımıza harekete geçiyoruz. Karşımıza NATO ülkeleri dikiliyor. Onun için bunun adına ALÇAK MÜTTEFİKLİK demekten başka söz kalmıyor. Müttefiklik kavramı artık ayaklar altındadır. ABD'de 2020 yılında yapılacak başkanlık seçiminde Demokratlar'ın adayı olmak için yarışan 12 isim, CNN ve New York Times'ın ortak tartışma programına çıktılar. Neredeyse tamamı Trump'a saldırdı. "Suriye'de müttefikimiz YPG'yi sattı" diye. NATO'nun perde arkasındaki patronu ABD'yi yönetmeye talip olanların yediği naneye bak. Açık açık terör örgütüne "Müttefikimiz" diyorlar. Teröristi korumak için kıçlarını yırtıyorlar.
NATO üyesine saldıran terör örgütü PKK müttefikinizse peki 40 yıldır saldırıya uğrayan Türkiye ne? Bu nasıl bir öküz zihniyet? Onun için Başkan Erdoğan'ın yönelttiği "PKK'yı, bir terör örgütünü ne zaman NATO'ya aldınız" sorusu çok önemlidir. Müttefiklik kavramı bugün ağzı kanlı terörist çakallara yem edilmiştir. Trump "Önce Amerika" diye tweet attı birkaç gün önce de. Karayılan'ın adını verdi. "Biz bu adamın kellesine milyon dolar ödül koymadık mı" dedi. Bugün kellesine milyon dolarlık ödül konulan adamın yönettiği YPG adına Türkiye'ye, NATO üyesine, müttefiklerine yaptırımlarla geliyorlar. Neden? Çünkü Amerika'da "Önce İsrail" diyen, koskoca bir ülkenin siyasetini cücük kadar Tel Aviv'in çıkarlarına köle eden bir paralel devlet var. Aslında Trump'a "Önce Amerika" dedirten derin devlettir.
"Önce İsrail" diyen ve ABD'ye ihanet edenlerin, Washington'u yıllardır Tel Aviv'e bağlayanların sancısı ABD'yi görünmeyen bir iç savaşa sokmuştur.
Barış Pınarı operasyonumuzun Amerikan seçimlerinin hemen öncesine gelmesinin sıkıntılarını yaşıyoruz. Trump'ın en büyük rakibi "Ben siyonistim" diyen Joe Biden'dır.
Trump'ın en büyük oy deposu ise "Eğer cennetin krallığını kazanmak istiyorsak, Tanrı'nın dünyanın krallığını verdiği İsrailliler'e hizmet etmemiz gerekiyor" inancına sahip Hıristiyan Evanjelistler'dir. Bu da Yahudiler'in ABD'de yazıp, hortlattığı bir mezheptir.
Milyonlarca Hıristiyanı buna inandırıp, Washington'u cücük İsrail'e köle yapma operasyonuna dahil etmişlerdir. Şimdi o Evanjelistler'in lideri ve ABD Başkan Yardımcısı Pence bugün Türkiye'ye geliyor. NATO üyesi müttefikine, "Müttefikimiz terörist PKK ile Suriye'de ateşkes yap" demeye... Teröristle ortak oldular, bu hallere düştüler! Onun içindir ki doğru olan kazanacak ve devran bir gün mutlaka dönecektir..
Bekir Hazar/Takvim Gazetesi