İlker Başbuğ ve Kemal Kılıçdaroğlu’ndan organize işler..

Siperde çömelen Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ o çıkışı boşuna yapmadı..

Tam da Mehmetçik İdlib, Libya ve Kuzey Irak’ta canını ortaya koyarken..İçeride PKK’yı bitme noktasına getirmişken..TSK’da ‘birilerine’ mesaj mı veriyor?

Veya hareketlendirmeye mi çalışıyor?Yoksa moral bozmaya mı?Kimse fark etmedi ama İlker Başbuğ, Kılıçdaroğlu’na destek için ortaya çıktı..

Kılıçdaroğlu önceki gün 20 soru ile FETÖ’nün siyasi ayağını açıkladı..

Açıkladı açıklamasına ama kamuoyu hayal kırıklığına uğradı..

Ortada ne isim vardı, ne belge, ne de liste?

ByLock kullanan 180 milletvekili ve bakanlardan söz ediyordu..

Ama şapkadan tavşan çıkardı..

 

CAMBAZA BAK CAMBAZA

Öldürülmek istenen Cumhurbaşkanı Erdoğan için “İşte FETÖ’nün siyasi ayağı” dedi..

O gece Erdoğan meydanlarda, havaalanında milletle beraber darbecilere karşı mücadele veriyordu..

Kılıçdaroğlu ise ‘darbeyi’ Bakırköy’de bir evde çay içerek TV’den izliyordu..

Yayına bile bağlanmadı..

‘Hangi taraf kazanacak’ diye bekledi çünkü..

15 Temmuz gecesi darbecilere tek bir laf bile etmedi..

FETÖ’nün hükûmete yönelik tüm operasyonları Kemal Bey tarafından desteklendi..

Hatta alkışlandı..

Kemal Kılıçdaroğlu’nu kim parlattı?

Kaset darbesi ile işbaşına niye getirildi?

CHP’yi FETÖ sözcülüğüne soyundurdu da ondan..

Partide siyaset üretimini durdurdu..

Kemal Bey, salı günü sadece yandaşlarını konsolide etmeye çalıştı..

Türkiye’yi kutuplaştırmak için FETÖ ipine bir ilmek daha attı..

Soruları sorarken kendisi ile çelişti..

Hatta yalanladı..

O gece tüm siyasetçiler, genel başkanlar neredeydi diye sordu ya..

HTS kayıtlarının açıklanmasını falan istedi..

Güler misin ağlar mısın?

Ama darbe girişimi sonrası söylediği şu söz hafızalara kazındı:

“Fetullah Gülen’in kitapları korkudan yakılıyor.. Bu hiç doğru değil…”

Kemal Kılıçdaroğlu, HDP ve FETÖ’yle yan yana gelerek CHP’yi merkezden uzaklaştırdı..

Marjinalleştirdi..

Şimdi de seçmenini ötekileştirmeye çalışıyor..

Neden merkez medyayı boykot ediyor diye düşündünüz mü?

CHP’lileri HDP yandaşı gazete ve televizyonlara yönlendirmek için..

Siyasi rakiplerine hayali suçlamalar yöneltiyor..

Sonra da altında kalıyor, komik duruma düşüyor..

Bir operasyon var bu net..

İlker Başbuğ ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun senkronize hareketlerinden belli..

Sonuç alamadıkları için yeni bir toparlama yapılıp yapılamayacağını test ediyorlar..

 

ANITKABİR’DEN DARBE ÇAĞRISI

‘Salon Subayı’ İlker Başbuğ’un hiçbir askerî başarısının olmadığını yazmıştık..

Sözcü’den Uğur Dündar’a açıklamalar yapmış..

“Şu kadar operasyon yaptık, PKK ile bu kadar mücadele ettik falan” demiş..

Rakamlar vermiş..

Yahu sen önce Dağlıca ve Aktütün saldırılarında şehit olan askerlerimizin hesabını ver..

Olaylar çok karışık..

Yıllarca savunma muhabirliği yapmış biri olarak karargâhta yaşananları az çok biliriz..

İlker Başbuğ olayı kesinlikle atlanmamalı..

Genelkurmay 2. Başkanı olduğu andan itibaren karıştırdığı bütün ‘haltlar’ incelenmeli..

2003 ve 2010 arasında neler oldu?

Cumhuriyet mitingleri niye yapıldı?

AK Parti hükûmeti ve dönemin Başbakanı Erdoğan’ı devirmek için..

İlker Başbuğ, Anıtkabir’i bile bunun için kullandı..

TGRT Haber Müdürlüğü yaptığım yıllardı..

Cumhuriyet mitinglerinin biri bitiyor diğeri başlıyordu..

2007’nin nisan ayından bahsediyorum..

Ordu göreve davet ediliyordu..

Genelkurmay’dan bir telefon geldi:

“TGRT’yi Anıtkabir’e bekliyoruz.. Canlı yayın aracınızın yeri hazır.. (Cumhuriyet mitingleri)

“Gün boyu canlı bağlantı, yayın yapabilirsiniz..”

Evet, Genelkurmay darbe çağrısı yapılan bu mitingleri yayınlamamızı istiyordu..

1Sayın İlker Başbuğ bu talimatı Kara Kuvvetleri Komutanı olmanıza rağmen neden verdiniz?

Zaten İlker Başbuğ kısa süre içinde Genelkurmay Başkanı olacaktı..

Yaşar Büyükanıt da işleri kendisine devretmişti..

 

“GENÇ SUBAYLAR GÖREVE”

Cumhuriyet’in bir manşeti vardı kafalara kazınan:

“Genç Subaylar Tedirgin”

İlker Başbuğ’un Cumhuriyet gazetesi Ankara bürosu ile yakınlığını bilenler bilir..

Sıkıfıkı sohbetler..

2Sayın İlker Başbuğ, Cumhuriyet gazetesi Ankara bürosuna kaç tane sarı zarf gönderdiniz?

 

FLAŞ DİSK KİME GİTTİ BİLİYOR MUSUNUZ?

Tuncay Özkan’ın flaş diski çok konuşuluyor bugünlerde..

Size olayın aslını aktaralım..

Tam 6 bin general ve subayın ismi vardı o diskte..

Hepsinin şeceresi çıkarılmıştı..

Kim FETÖ’cü, kim değil..

İlker Başbuğ işlem yapmadan flaş diski Hava Kuvvetleri Komutanlığına gönderdi..

Flaş disk kime gitti biliyor musunuz?

O dönem Hava Kuvvetleri İstihbarat Başkanı Tümgeneral Akın Öztürk’e..

Akın Öztürk ne mi yaptı?

Tabii ki diski FETÖ’nün Hava Kuvvetleri imamı Adil Öksüz’e ulaştırdı..

Adil Öksüz dosyayı görünce:

“Eyvah eyvah deşifre olduk, onca yılın emeği heba oldu..” diyor..

Ama o flaş diskten İlker Başbuğ, Akın Öztürk ve Adil Öksüz dışında kimsenin haberi olmadı..

Yıllarca hem de..

3Sayın İlker Başbuğ flaş diskle ilgili ne yapıldığını neden takip etmediniz?

Emin ellere ulaştığı için mi!

 

ABDURRAHMAN YALÇINKAYA İLE GÖRÜŞTÜN MÜ?

Uzatmayalım..

Son konumuz AK Parti’ye açılan kapatma davası..

Davadan sadece 10 gün önce İlker Başbuğ, Osman Paksüt’le uzun bir görüşme yaptı..

Görüşme, dönemin ABD Büyükelçisi Ross Wilson tarafından Washington’a şöyle rapor edildi:

“Asker ile diğer devlet kurumları arasındaki gizli kapaklı ve komplocu ilişkileri açığa çıkaran olaydı..” (WikiLeaks)

Kapatma davasını açan isim Abdurrahman Yalçınkaya, İlker Başbuğ ilişkisi hâlâ konuşuluyor..

Hatta kapatma davasının karargâhta hazırlanıp Yargıtay’a gönderildiği iddia ediliyor..

İlker Başbuğ isminin son dönemin bütün karanlık işlerinin altından çıkması ilginç değil mi?

Batuhan Yaşar/Türkiye Gazetesi