Auto-Created-3
14 Temmuz 2019 ( 365 izlenme )
Reklamlar

ANKASAM Başkanı Mehmet Seyfettin Erol: Türkiye Doğu Akdeniz’de savaşa itilmek isteniyor

Türkiye, uluslararası hukuktan doğan egemenlik haklarını korumak amacıyla ve Kıbrıs’taki garantör statüsü sorumluluğuyla hareket ederken Doğu Akdeniz’de dikkat çeken gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. ANKASAM Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, Doğu Akdeniz’deki son gelişmeleri yeniakit.com.tr’ye değerlendirdi. 

“Doğu Akdeniz’deki doğalgaz rezervleri nedeniyle büyük oyunlar oynanıyor”
Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin sondaja başlamasından AB, ABD, Rusya, Mısır ve Fransa’nın rahatsızlık duyduğunu hatırlatan Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, şöyle konuştu:

“Doğu Akdeniz’de, Türkiye’nin 572 yıllık enerji ihtiyacını karşılayacak 3 trilyon dolarlık doğalgaz rezervleri olduğu belirtiliyor ve bu rezervler üzerinde büyük oyunların oynandığını görüyoruz. Ortaya çıkan bu rezervler Doğu Akdeniz’in ve dolayısıyla da Kıbrıs’ın değişen jeopolitiğiyle ilgilidir.” 

“Doğu Akdeniz’de Çin ön alıcı hamlelerde bulunuyor”
Kuşak yol güzergahının güvenliği açısından Çin’in Doğu Akdeniz’de ön alıcı bir takım hamlelerde bulunduğunu belirten Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, “Arap Baharı ve Suriye iç savaşıyla birlikte bölgenin artan önemi, Rus uçaklarının Güney’e inmesi ve Çin ile diğer bazı güçlerin Doğu Akdeniz’de konuşlanmış olması dikkat çekiyor.” dedi. 

“Türkiye bir tehdit olarak görülüyor”
Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, sözlerini şöyle sürdürdü:

“ABD ve İsrail ikilisinin büyük Ortadoğu projesi ve büyük İsrail projesinin geleceği bakımından Türkiye bir tehdit olarak görülüyor. Tehdit olarak görülen Türkiye’nin etkisiz hale getirilmesi için bölgede bir takım hamlelerin yapıldığı da net olarak görülmektedir.”  

“Türkiye, KKTC’nin de haklarını koruma adına kararlı”

Türkiye’nin KKTC ile birlikte hareket ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, “Türkiye, Doğu Akdeniz’deki kendi hakları ve KKTC’nin haklarını koruma adına kararlı olduğunu her fırsatta ortaya koyuyor. Yapılan askeri tatbikatlar ve sondaj gemilerinin bölgede aktif bir çalışma içinde oluşu bunun en bariz göstergesidir.” şeklinde konuştu. 

“Türkiye, bölgedeki gelişmeleri yakından takip ediyor”
Türkiye’ye intikal etmeye başlayan S400 hava savunma sistemlerinin Doğu Akdeniz’e konuşlandırmasıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, şunları söyledi:

“Rusya’dan alınan S400’lerin Doğu Akdeniz’de caydırıcı bir rolünün olacağını düşünüyorum. S400’lerin alınması Türkiye’nin ne kadar kararlı bir tutum içinde olduğunu da gösteriyor. Türkiye, bölgedeki gelişmeleri yakından takip eden ve ona göre belirli bir strateji dahilinde projeler ortaya koyuyor.”

“Türkiye savaşa itilmeye çalışılıyor”
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis’e Doğu Akdeniz’de sondaj ve doğalgaz krizini sona erdirecek yeni bir öneri sunmasını ve yansımalarını da değerlendiren ANKASAM Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, sözlerini şöyle tamamladı:

“Batı ve Rum kesimi her zaman olduğu gibi bugün de sorunu çözmek yerine krizi daha da derinleştirme gayretinde. Türkiye ve KKTC’nin bütün olumlu adımlarına Rum kesimi sürekli provokatif adımlar atmayı tercih etti. Batı’nın önceliği her ne pahasına olursa olsun Türkiye’nin iyi niyetli ya da diplomatik ve siyasi yöndeki bütün arayışlarına karşı katliamlarla, savaşla cevap vermektir. Bu 1829’dan itibaren vazgeçilmez bir politikadır. 1829’dan itibaren Batı Yunanistan’ın ve bölgedeki Rumların bütün katliamlarını desteklemiştir. Bu tabi haliyle bu şekilde devam ettirilirse Türkiye’yi ikinci bir 74’e zorlamaya yönelik bir girişim olarak da değerlendirilebilir. Yani Türkiye adeta Batı ve Yunanistan ve Rum ikilisi ve İsrail’in de buradaki etkin girişimleriyle bölgede bir savaşa itilmeye çalışılıyor.”

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

YSK'dan flaş karar: İstanbul'da seçimler yenilenecek TSK'dan birliklere "hazır olun" emri! Ortaya çıkan ses kaydı, CHP'yi karıştırdı! Gezi olaylarına ilişkin verilen karar, Abdullah Gül'ün o sözlerini akıllara getirdi