BİRKAÇ ay öncesine dönebilsek ve biri çıkıp bize "Bir virüsle dünya duracak.Kimse evinden çıkamayacak.Siyaset de ekonomi de alt üst olacak. Büyük kaos yaşanacak..." şeklinde bir uyarı yapsa güler geçerdik. Ciddiye almazdık! Oldu mu? Oldu...Wuhan'da baş gösteren salgın dünyayı resmen titretti. Herkes şapkasını önüne koyup düşünmeye başladı. Özellikle küresel mal ve hizmet
Tedarik zincirlerine kadar her şeyi yeniden tasarlamak için bu kriz büyük fırsat (!) oldu.Kaldı ki burada öne çıkan aktör ÇİN'di!Dünyayı taradığınız zaman ABD'nin çöküşünü de yıkılışını da ihtimal dahilinde gören akıllı isimler var. Aynı şekilde bu krizin Çin'e büyük zarar vereceğini söyleyenler de... Ancak hemen hemen bütün akıllı isimler tek bir konuda uzlaşı sağlıyor gibi... Covid19 küresel salgını, sadece ekonomik olarak değil, aynı zamanda jeopolitik bir güç olarak Çin'in masaya yatırılmasına neden oldu. Çin'in iddialarını bilmeyen yoktu.İPEK YOLU ve AFRİKA PROJESİ ile 65 ülkeyi içine alıp büyük organizasyon kuracaktı. Çin'in jeopolitik ve hegemonik gerekçeleri vardı.
SIR da değildi bu.Çin için şeffaflığın olduğunu, esnek çalışma şartlarının bulunduğunu söylemek kolay değildi... On binlerce köyde sık sık evlerinden göç etmek zorunda kalan işçilerin, fabrikaların dört duvarı arasına adeta hapsedildiği biliniyordu.
Çin gibi KOMÜNST bir ülkede KAPİTALİZM vahşi şekilde yürüyor, ancak KONTROL edilemiyordu. Çin kapalıydı çünkü! Bilgi akışı rejimin izin verdiği ölçüdeydi!
Dünya düzeni Covid19 sayesinde değişiyor. Artık bu net! Çin'in totaliter yapısı, şeffaflıktan uzak duruşu Pekin ile dünya arasındaki ilişkileri yıprattı. Çok kişi "Bugün Covid19 ile sağlıkekonomi zarar gördü! Peki ya yarın" sözleriyle endişelerini dile getirmekte. Net olan şu ki CORONAVİRÜS'ten sonra Çin'i Çin yapan güç bütün YUMURTALARI aynı sepete koymak istemeyecektir. Başkan Nixon'la başlayan ABD'nin ÇİN'i büyütme operasyonu Çin'in hayalleri ve getirdiği RİSK nedeniyle sekteye uğradı! Tedarik zincirlerinin yüzde 80'inin ÇİN'in elinde olmasına DUR denilecektir...
Gidişat bu! Zaten ipuçları fazlasıyla da var! Alman BİLD gazetesi ve arkasından diğer yayınlar hesaplara girişti! Çin'den istenecek TAZMİNAT RAKAMINI açıkladılar... SORUMLU olarak ÇİN'i görme eğilimi giderek yaygın bir görüş haline gelmekte... Çin Komünist Partisi'nin WUHAN'daki virüsü örtmesi, görmezden gelmesi, salgına kapı aralaması ve bilgilendirmemesi Pekin üzerindeki SİS YOĞUNLUĞUNU artırdı...
Üreten Çin haklı olarak dünyadaki askeri ve ekonomik ayak izini artırmayı hedefledi.
Bunu gösterecek çok da hamle yaptı. Yardım ettiği ülkelerden ortaklık önerdiği coğrafyalara kadar bunu görmek zor değil.
SALGINDAN sonra SAĞLIK ENSTRÜMANLARI ile yardıma koşan MESİH görüntüsü ise kabul görmedi.
Artık ŞÜPHE'nin adresi ÇİN olmuştu! İhtiyacı olanlar bile Çin'den gelene "DUR" diyordu.
CORONAVİRÜS salgını daha ABD'ye gelmemişken BAŞKAN TRUMP 24 ŞUBAT'ta kalkıp Hindistan'a gitti... Belki aynı şey değil ama aklıma Başkan Richard Nixon'un 1972'deki ÇİN ziyaretini getirdi! Mao Zedung'la el sıkışan ABD BAŞKANI'nı yani... Nixon, 21 Şubat28 Şubat arası Çin'de misafir oldu. Pekin, Hangzhou ve Şanghay'ı gezdi. Bu Çin'in büyüme kararının hayata geçtiği yıldı!
Trump da iki gün HİNDİSTAN'da kaldı.
Milyonlarca HİNTLİ tarafından yollarda sevgi yağmuruna tutuldu.
Gucerat eyaletinin Ahmedabad şehrindeki Motera Stadyumu'nda yaklaşık 100 bin kişiye hitap etti.
Konuşmasının bir yeri çok ama çok önemliydi...
Başkan Trump "Birlikte egemenliğimizi, güvenliğimizi savunacağız, özgür ve açık HintPasifik bölgesini çocuklarımız ve gelecek birçok nesil için koruyacağız" şeklinde konuştu.
Trump, ABD adına doğrudan ÇİN'e mesaj veriyordu... Hint Lideri Modi, ZATEN "Gel Hindistan'da yap" SLOGANINA SARILIYORDU... Hindistan hızla ÇİN'den koparacağı role doğru hamle yapıyordu.
ABD de bunu çok istiyordu.
Soru şu! Dünya ekonomisine mal ve hizmet ticaretinde yaklaşık 4 trilyon dolarlık katkı sağlayan Çin'in yerini kim alacak? Bugünden yarına bunu yapmak çok mümkün değil.
Kolay bir sistem değişikliği değil bu! Ancak Amerika Birleşik Devletleri bu 4 trilyon doların en az yarısını başka ülkelere yayacak.
Çin ise 2 trilyon dolarlık bir ticaret hacmi ile ölmeden yaşayacak. Tek kutuplu dünya için ABD bunu planlıyor. Çin de ABD olmadan aslında hiç var olamayacağını bildiği için ilk etapta bu teklifi kabul edecek.
Bu çerçevede HİNDİSTAN'a rol verilecek... Çin'e 2 trilyon DOLARLIK alan kalacak!
Tamam! Peki kalan 2 trilyon dolar nasıl pay edilecek... Bunu yaşayıp göreceğiz... İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'ndan sonra masaya ÇİN'i SOVYETLER'in itirazına rağmen oturtan ABD şimdi aynı ÇİN'i dünyanın AMAZON'u olmaması için budama kararı almış görünmekte.
KÜRESELLEŞME herkese bir rehavet getirmedi değil. GÜVENLİK bile çok kez kulak arkası yapıldı.
KÜRESELLEŞME'nin nimetleri sayılırken devletlerarası ilişkilerin sorunsuz yürüyeceği varsayıldı. Kağıt üzerinde "DOĞRU" gibi duran bu model CORONAVİRÜS salgınıyla yerlebir oldu.
KÜRESELLEŞMENİN simgesi olan ÇİN'e salgınla birlikte güven iyice azaldı. Maskeler, kağıt havlular, tıbbi yardım malzemeleri üretmeyen, bunu ÇİN'e havale eden DEVLETLER gerçekle yüzleşti. ACI ŞEKİLDE! ACİL DURUMLARDA gerekli olanı alamadı, bulamadı, insanlara ulaştırıp çare olamadı...
ULUS DEVLET'in önemi bir kez daha tecrübe edilerek öğrenildi... Büyük sarsıntıyla hem de...
Uzaktan bakıldığında Coronavirüs'ün "Küresel ortak çıkar" sisteminin tamamen çökmesi için planlandığı görülmekte.
Dünyanın bildiği isimler bu yorumu yapmakta. ABD'nin de virüsten en çok etkilenen ülke olması sonrasında atacağı adımlarla Yeni Dünya Düzeni'ninkuracağı ileri sürülmekte.
Rothschild ailesine çok yakın olan Chatham House Direktörü Robin Niblett bile bu görüşü savunmakta...
Eğer ÇİN budanacaksa gücünün belli kısmı elinden alınacaksa bu işlem bitinceye kadar CORONAVİRÜS sürecektir.VİRÜS'ün ömrü yeni sistemin gelişine kadardır.
Ergün Diler/Takvim Gazetesi