Bursa’nın Osmangazi ilçesindeki Mithatpaşa Ortaokulu Müdürü Haydar Akın’ın, okuldaki disiplini sağlamak ve kız öğrencileri korumak amacı ile öğretmenlere tavsiyesi üzerine, 28 Şubat günlerinde her gün tekrarlanan bir tablo tekrar karşımıza çıkarıldı.
Tavsiye ne imiş? Ortaokul ve lise çağlarındaki erkek öğrencilerin muzipliklerini hepimiz biliriz.
“Bilmiyorum” diyen, yalan söyler. Özellikle yaratılış gereği daha zayıf olan kız öğrencilere yönelik, erkek öğrencilerin absürtlükleri günümüzdeki kadına karşı şiddet ortalamasından da belli değil mi?
Hepimiz şikayet etmiyor muyuz, “Ülkede kadına şiddet var” diye?
Hepimiz, erkeklerin fiziki güçlerini kötüye kullandıklarını kabul etmiyor muyuz?
Bugün “Çağdaş” denilen batılı ülkelerde bile, örneğin İngiltere dahi, kızlıerkekli eğitim sistemini sorgulayıp, karma eğitimden vazgeçmeyi ciddi ciddi tartışmıyor mu?
Bu kapsamda, Bursa’daki bir okul müdürü de.. Dikkat buyrun..
“Okulu tümü ile erkek lisesi yapalım” dememiş.
“Kız lisesi yapalım, erkekleri hiç almayalım” dememiş.
Bilmiyorum, ikili eğitim var ise, “Sabahları erkekler, öğleden sonra kızlar gelsin” dememiş..
“Sınıf bazında öğrencileri ayırıyorum.. A şubesi kız, B şubeleri erkek öğrencilerden oluşacak” dememiş..
Ya ne demiş? “Sınıf içinde kız öğrencinin yanında erkek, erkek öğrencinin yanına kız öğrenci, mümkün olduğu nispette oturtulmasın.”
Topu topu bu.. Okul müdürünün tavsiyesi dahi, bizim dinimize, örfümüze, adetlerimize dört dörtlük uygun değil..
Ama ne yaparsınız.. Bir batılılaşma dayatması ile.
Her işimizi iğdiş etmişler.. Ben olaya şöyle yaklaşırım:
Öğrencilerin, erkekler yan yana, kızlar yan yana oturacak şekilde dizaynı, bilimsel bir sakınca oluşturur mu?
Mesela? Yanında bir kız öğrenci olmayan erkek öğrenci, “İki ile ikinin toplamının dört ettiğini bir türlü kavrayamıyorum..” derken..
Yanında kız öğrenci olan tüm erkek öğrenciler, “İki ile ikinin toplamının dört olduğunu çok iyi, hemen kavradım” diyorlar da..
Biz mi bilmiyoruz? Yok böyle bir şey.. Kız öğrenci olsun, erkek öğrenci olsun, yan yana da otursalar, ayrı da otursalar..
Bilgileri öğrenmeleri noktasında birbirlerine bir fazla katkıları söz konusu değil..
Bazı çarpık zihniyetli kişiler, siyasi amaçlı olarak, “Siz hangi çağda yaşıyorsunuz” diyorlar ama..
Bu işin çağ ile bir ilgisi yok.. Yüzyıllar öncesinde de karma eğitim yapılan ülkeler vardı.. Kızerkek eğitim görülen ülkeler vardı..
Bugün de var.. Ne o eğitim şeklinin diğerine, ne bu eğitim şeklinin öbürüne bir üstünlüğü, bilimsel olarak ispatlanmış değil..
Dahasını söyleyeyim.. Bilimsel bir ispatı olmayabilir ama..
Kimi eğitimcilerin, karma sistemin bazı sakıncalar içerdiği tezleri, hepten yabana atılacak noktada da değil..
İşte bu açıdan, İngiltere karma eğitimden vazgeçmeyi, ciddi ciddi tartışıyor..
Okul müdürümüzün tavsiyesi üzerine ne oldu?
Medya organlarında, sol kökenli/CHP zihniyetli bir eğitim sendikasının açıklamaları eşliğinde okul müdürüne yargısız bir infaz girişimi başlatıldı.
“Skandal karar” diyen mi ararsınız..
“Bu çağda bu kafa” diyen mi..
“Haremselamlık başladı” diyen mi..
Veee.. Helalleşme peşinde koşan, “Çok zulümlyer yaptık” deyip, ardından da “28 Şubat’ta bile bugünkü kadar zulüm yoktu” iddiasında bulunan Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanı olduğu CHP’nin Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık sahneye çıkıverdi:
“Hiçbir bahane oluşturulmadan okul müdürü derhal görevden alınmalıdır!”
“Adana’da, yerde iki büklüm yatan sivil insanın sırtına, copla vuran polis derhal görevden alınmalı” dedik.. Tınlayan olmadı..
Ama CHP’nin Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı’nın..
Kimseye eziyet edilmemiş, dayak atılmamış, şiddette bulunulmamış iken..
Tam tersine..Hemen her gün, bir erkeğin, bir kadını öldürdüğü bir Türkiye’de..
Feministlerin oyununa gelmeyelim, Türkiye’nin kadına şiddet konusunda dünya ortalamasından az olduğunu da belirtelim..
Ama yine de, Müslüman bir ülkede, bir kadının bile şiddete maruz kalmaması gerektiğini hatırlatıp..
Tam da bunu amaçlayarak, bir okul müdürünün, kız öğrencileri korumak için aldığı karar sebebiyle gadre uğraması isteği yerine getirilip..
Hemen aynı gün, okul müdürü hakkında soruşturma açıldı..
Müdürlükten uzaklaştırıldı.. Şimdi buyrun maskeleri indirmeye..
Heeyy! Alpaslan Kuytul Hoca..
Sen ne dersin bu işe? Ben El Ezher’de okumadım..
Senin bir de böyle bir fazlalığın varmış..
Buyur söyle.. Sabah akşam konferanslar veriyor, halkı İslami konularda bilinçlendirmeye çalışıyormuşsun..
Buyur söyle.. “Okul müdürünün tavsiyesi doğru mudur?”
Devam edeyim.. “Okul müdürünün tavsiyesi doğru ama eksik değil midir?”
Bir soru daha: “Okul müdürünün görevden alınması, yanlış değil midir?”
Ve sonra maskeyi tam indiren sorulara geçeyim..
Senin organize ettiğin sokak gösterilerinde yaşanılan olaylar üzerinden, “Müslümanlar bu kadar ağır zulmü, 28 Şubat’ta bile görmemişlerdi” diyerek, din istismarının kralını yapan CHP’nin Genel Başkanı susup..
Yardımcısı “Okul müdürünü hemen görevden alın” diyorsa..
Kuytul’a düşen “Bize kimler sahip çıkıyor? ‘Okulda kızerkek ayrı sırada otursun’ dedi diye okul müdürünü görevden aldıranlar arkamda.. Okul müdürünü suçlayan ne kadar muhalefet partisi var ise, hepsi arkamda.. Benim arkamda olan, dini hassasiyetlerini hepimizin bildiği SP’nin bile, okul müdürüne destek anlamında bir açıklaması yok iken.. Ben ne yapıyorum? Ben kimlerle hangi yolu katetmeye çalışıyorum” demek değil mi?
AK Parti, öyle bir yalnızlığa itilmiş ki.. Babacan CHP’nin dümen suyunda.. Davutoğlu hakeza.. Karamollaoğlu hakeza..
Ve AK Parti’nin göreve getirdiği isimler de, o okul müdürünü, CHP’li isimin açıklamasının iki saat sonrasında görevden alıyor..
Vay haline Türkiye’nin..Vay haline Müslümanların..
Bursa’da 2017’de bir erkek öğrenci, bir kız öğrenciyi öldürdüğünde bile okul müdürü görevden alınmamıştı..
Şimdi kızların eziyet görmemesi için çaba sarfeden bir müdür, görevden alınıyor..
Ve biz, Kuytul’un sokak gösterisinde haklı olup olmadığını..
Hatta, onlara gösteri yaptırılmamasının Müslümanlara zulüm olup olmadığını, hem de CHP’li yetkililerin ağzından tartışıyoruz!
Allah’ım bize akıl ver.
Allah’ım bize basiret ver..
Allah’ım bize firaset ver.
Allah’ım bize vicdan ver..
Amin.. Amin.. Amin..
Ali Karahasanoğlu/Yeniakit