Algı oluşturmak için ısrarla, “ikinci defa seçilen” takdimi ile isminden bahsedilen Ekrem İmamoğlu’nun koltuğa oturuşunun ikinci haftasındayız.
Diyorlardı ya..
‘Birinci mazbatada öğrenci akbiline % 50 indirim, suda ise % 40 indirim yaptı.. Bıraksaydılar, daha ne indirimler yapacaktı!’
Kimse sormadı, ‘yapılan indirim sebebi ile belediye kasasına daha az para gireceğine göre, eksik ne ile karşılanacak?’
Soran yok..
Bay Ekrem’in de, bu soruyu kendiliğinden cevaplayacak hali yoktu.
“Çaktırmayalım” dedi, yoluna devam etti..
Bay Ekrem ikinci defa seçildiğinde, beklendi ki, yeni indirimlerle karşımıza çıksın.
23 Haziran’da seçim yapıldı.. Bugün 8 Temmuz.
Bu dönemde neye indirim yapıldı?
Hiçbir şeye..
Peki, icraat olarak ne yapıldı?
Sayalım:
Önce, makam koltuğunun arkasındaki Atatürk ve Tayyip Erdoğan fotoğraflarını kaldırıp, ikisinin yerini kaplayacak kadar büyük, tek bir Atatürk fotoğrafını koydu.
Ne diyelim.. Alkış..
Başka ne yaptı?
Sarayburnu’ndaki Atatürk heykelini yıkattı..
Büyük icraat..
Bir alkış daha..
Başka ne yaptı?
Partilerin il başkanlıklarını ziyaret etti. İster alkışlayın, ister alkışlamayın.
Devam edelim icraatlara!
Bir caz konserine, bir de Zülfü Livaneli konserine katıldı..
Ardından Zonguldak’ta Murat Boz ile buluşup, fotoğraf çektirdi..
Dün de Edirne’ye gidip, Kırkpınar’da boy gösterdi.
Atlamayalım bir de, büyük zekası ile İstanbul trafiğine müthiş çözümünü açıkladı..
Neydi o çözüm?
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ndeki bakım çalışmaları sebebi ile Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün fiyatlarının indirilmesi teklifini yaptı.
Adam başkasının cebinden harcamayı seviyor.
Belediyenin arsasını, kendi arsası gösterip, villa satıyor.
AK Parti’nin İstanbul dışındaki derelerden binbir proje ile getirdiği su bolluğunu fırsat bilip, suya indirim yapıyor. İETT’nin akıllı yönetiminin ekonomik yatırımları sayesinde Akbil’e indirim yapıyor..
Şimdi de, merkezi yönetimin geçiş garantisi verdiği Yavuz Selim Köprüsü’nün fiyatında indirim teklifi yapıyor.
Nasıl olsa, geçiş ücretinde indirim olursa, farkı merkezi hükümet ödeyecek.. Trafiği çözen de, uyanık Bay Ekrem olmuş olacak.
Başkasının cebinden iş bitirmeye alışmış..
Aynı usül devam ediyor..
Unutmadan hatırlatalım..
Vaadleri arasında yer alan, hiçbir beceri istemeyen "belediyeye ait makam araçlarının Yenikapı’da halka gösterilmesi"ni ikinci haftada beklemeye devam ediyoruz.
Bakalım söylediği gibi İstanbul’da 1750 makam aracı var mıymış.. Yoksa o da, seçim öncesi oluşturulan israf algısının bir parçası mıydı?
Takip edip, sürekli hatırlatıp, öğreneceğiz.
Ali Karahasanoğlu/Yeniakit