Son
günlerde yaşanan olayların hiçbiri tesadüf değil. ABD, Suud’u “terörü
desteklemekle» suçladı ve 1 trilyona yakın parasını bloke etti birkaç ay
önce biliyorsunuz. Trump seçim öncesi ABD’nin borçlarını Araplara
ödeteceğini söylüyordu. Suudiler bu olaydan sonra maaşlarını ödeyemez
duruma düştüler ve borç aldılar. Yetmedi Trump geldi bir de 300 milyar
dolar borçlandırdı..
Dün
Suudi Arabistan üzerinden Sisi’yi finanse edenler ve teröre destek
vermekle suçlanan Suudiler şimdi, Katar’ı “terörü desteklemekle”
suçluyorlar..
Laden,
Suudlu değil mi idi? Laden Afganistan’da Rusya’ya karşı savaşırken
silahları Rus’tan almıyor mu idi. Sonra ne oldu. Laden terörist oldu.
DAEŞ El Kaide’nin devamı değil mi? El Kaide Afgan cihanının enformasyon
merkezi değil mi idi? Laden üzerinden CIA bu büroyu ele geçirdi,
arkasında kendilerine bağlı bir “İslami Terör Örgütü” diye
etiketledikleri bir örgütün merkezine dönüştürdüler.. ABD Avami
Selefiliğin, yani Vehhabiliğinin merkezinin Suudi Arabistan olduğunu
bilmiyor mu idi? Bu Radikal Selefiliği Rabıtatül Alemi İslami üzerinden
Afrika’ya, Balkanlar’a ve Kafkaslara ihraç ederken bu faaliyetler ARAMCO
tarafından desteklenmiyor mu idi..
Bugüne
geliyoruz, Suudiler cellatları ile anlaşıyorlar. Bakarsınız yarın
Suudiler ile İranlılar arasında füze savaşı başlarmış. Birileri bizim
kanlarımız ve gözyaşlarımız üzerine kendilerine iktidar ve servet
üretmeye çalışıyor.
Trump’ın
Riyad’daki küre seansı ve kılınç dansının ardından olanlar bununla
bitmeyecek.. BOP sonrası yeni bir süreç başlatıldı.. Bu işin arkasında
FETÖ bileşenlerinin hesabı var. İngiltere’deki saldırı, İngiltere’nin
Katar’ı teröristlere yardımla suçlaması, yarın buna Kuveyt’i de
ekleyebilirler, onlar için bu işler zor değil. Fabrikasyon belgelerle
her şey yapabilirler. Ellerinde güçlü bir medya var..
Bana
kalırsa şu bizim düşen/düşürülen helikopter olayı, Ankara’nın Rakka’ya
operasyon kararı, PYD’ye silah desteği, Kayıp Amerikan silahları,
PYD’nin Rakka’ya girmesi, DAEŞ, PYD ve Esed arasında Halep konusunda
anlaşma yapılarak DAEŞ’in kontrollü şekilde geri çekilmesinin
sağlanması, hepsi bir planın parçası.
Bizim
muhalefet bu gelişmeler karşısında bildik tavrını sürdürüyor.
Kılıçdaroğlu’nun PKK-YPG’ye TIR’larla silah veren ABD’ye gıkı çıkmıyor.
Öte yandan, İhvan›a terörist diyor.
Bu
arada; biliyorsunuz BAE - ABD elçilerinin bilgisayarları hacklendi ve
gizli yazışmalar basına sızdı. Bu arada; FETÖ’nün İsrail ile bağlantısı
ortaya çıktı. Arkasından KATAR’a operasyon başladı.
Zaten
kısa bir süre önce Katar’daki mevcut yönetimin meşruiyeti tartışılmaya
başlamış, aile içinden birileri İngiltere’ye gidip gelmiş ve kabile
reislerinden mevcut yönetimi eleştiren açıklamalar gelmişti..
İddiaya
göre, Katar’ın terörle ilişkilendirilmesi, iki grup Katarlı, Safari
için Suriye, Irak tarafına gitmişler. Tam da Safari av partisi için
uygun yeri bulmuşlar. Bunlardan bir kısmı Şiilerin eline geçmiş, bir
kısmı DAEŞ ve El Nusra karışımı bir grubun eline geçmiş. Bana sorarsanız
onları oraya götüren de, onları bu gruplara haber veren de aynı
ekiptir. Sonra da onlar gelip, rehineleri kurtarmak için, bir milyar
dolara yakın para almışlar Emirlikten. Bu parayı alan da kendileridir.
Nasıl oluyorsa İngilizler de bütün bu hikâyeyi biliyor ve buradan yola
çıkarak bu rehine operasyonunu terör örgütlerine yardım ve yataklık
şeklinde tanımlıyorlar. Sonuçta Araplara ne oluyorsa, kendisi teröre
yardımla suçlanarak servetine el koyan bir ülke üzerinden öteki Arap
ülkeleri de örgütlenerek Katar teröre yardım ve yataklık ettiği
gerekçesi ile boykot ediliyor.
Katar’ın
tek çıkışı deniz ve karşısında İran var. İran’a itiliyor. İran, Katar’ı
sahipleniyor. Sanki Suudilere git Katar’ı ye diyorlar. Sonra da
Suudileri bölecekler ve ardından Ceziret Ül Arap’ta bir federasyon
kuracaklar. Bu federasyon bir “İslam NATO’su kuracak. Ve tabi bu NATO
CENTO gibi, Bağdat Paktı gibi bir şey olacak. İçinde ABD ve İngiltere de
yer alacak. Bu İttifak İsrail’in varlık ve güvenliğini garanti edecek.
Bu süreçte “Hayır” diyen bir Türkiye istemedikleri için Türkiye’ye karşı her yolu deneyecekler.
Bakanlar
Kurulu temiz adamlardan seçin, şaibeli isimler uzaklaştırın Allah
rızası için. FETÖ üzerinden her yolu deneyecekler. Tefrikaya düşmeyelim.
Şii, Sünni, Selefi tartışmasına girmeyelim. Diyanet tartışmasına, din
üzerinden tartışmalara girmeyelim..
Bizi
gören, duyan, bilen, hüküm sahibi bir Allah var.. Bize hayır gibi gelen
şeylerde şer, şer gibi gelen şeylerde Allah hayır murat edebilir..
Yeterli cahillerden, zalimlerden, fasıklardan olmayalım.
Bu
senaryoya bir de şu açıdan bakalım: Bu olaylar “Katar sana söylüyorum,
Türkiye sen dinle” olamaz mı? Bu bölgede içinde Türkiye’nin olmadığı
hiçbir senaryo yazılamaz. Bunu bilelim ve dikkatli olalım.
Onların bir planı varsa, Allah’ın da bir hükmü vardır. Galib olacak olan Allah’tır.
Görelim Mevla’m neyler, neylerse güzel eyler..
Hak şerleri hayreyler, sen sanma ki gayreyler,
Arif onu seyreyler, görelim Mevla’m neyler
Neylerse güzel eyler..